Bileşik bir zaman olan plus-que-parfait
iki kısımdan oluşur:
1. Yardımcı fiilin (avoir / être) imparfait
(sürekli geçmiş zaman, geçmiş zamanın hikayesi)
2. Ana fiilin geçmiş zaman sıfat fiili (past participle)
2. Ana fiilin geçmiş zaman sıfat fiili (past participle)
Yardımcı fiil être olduğunda sıfat fiil özneyle uyumlu olmalıdır.
Yardımcı fiil avoir olduğunda sıfat fiil dolaylı nesne ile uyumlu olabilir.
Il n'avait pas mangé (avant de faire ses devoirs).
Yememişti (ödevini yapmadan önce).
J'ai fait du shopping ce matin ; j'avais déjà fait la lessive.
Bu sabah alışverişe gittim; Çamaşırları çoktan yıkamıştım..
J'étais déjà sorti (quand tu as téléphoné).
Çoktan ayrılmıştım (sen aradığında).
Nous voulions te parler parce que nous ne t'avions pas vu hier.
Dün seni görmediğimiz için seninle konuşmak istedik.
Ayrıca koşullu ifadelerde varsayımsal durumu ifade etmekte kullanılır:
Si tu m'avais demandé, j'aurais répondu.
Eğer bana sormuş olsaydın, cevap verirdim.
Nous y serions allés si nous avions su.
Bilseydik giderdik.
S'il neigeait, je ne sortirais pas.
Kar yağsaydı dışarı
çıkmazdım (kar yağmasının beklenmediği durum)
“Eğer” koşullu ifadelerinde özneden
sonra şimdiki zamanın hikayesi ya da mişli geçmiş zaman kullanılmalıdır.
Si j'étais riche, je m'achèterais un château.
Eğer
zengin olsaydım şato alırdım
Je t'enverrais de l'argent, si tu en avais besoin.
İhtiyacın olsaydı sana
para gönderirdim.
S'il avait eu le temps, il t'aurait aidé.
Zamanı olsaydı sana
yardım ederdi
J'aurais fait un gâteau, si j'avais su que tu
venais.
Geleceğini bilseydim kek
pişirirdim
Si, “olup olmadığı” anlamında ise herhangi bir zaman
tarafından takip edilir.
Savez‐vous si elle travaillera
demain?
Yarın çalışıp
çalışmayacağını biliyor musun?
Je ne savais pas s'il le ferait.
Yapıp yapmayacağını
bilmiyordum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder